Saygi durusu ve Istiklal marsinin söylenmesinin ardindan bir konusma yapan Il Milli Egitim Müdürü Metin Yalçin toplanti gündemi ile kisa bir açiklamada bulundu.
Daha sonra bir konusma yapan Valimiz Aziz Yildirim; “Sözlerime degerli Hocalarim diye baslamak istiyorum. 2016-2017 egitim yili hem bizlere, hem ögrencilerimize, hem velilerimize, hem de ögretmenlerimize kisaca hepimize hayirli ugurlu olsun. Egitim bir milletin ilerlemesi için, insanimizin gelismesi için, ülkemizin çagdas medeniyetler seviyesindeki diger ülkelerle uluslararasi standartlarda yarisabilmeleri için mutlak gerekli olan bir süreçtir. Eger egitimde basariliysak ancak o zaman diger ülkeler arasinda yerimizi alabilir, seviyemizi belirleyebilir, onlarla yarisabiliriz. Egitim hem dünyamizi mamur eden bir süreç, hem de ahiretimizi, öbür dünyamizi mamur eden bir süreçtir. Egitimde siz degerli müdürlerimiz, kiymetli hocalarimiz, ögretmenlerimiz, hanimefendileriyle, beyefendileriyle hepiniz basrol oynamaktasiniz. Sizler okullarinizda ne kadar huzuru temin edebilirseniz, ögretmenlerimizi ne kadar iyi motive edebilirseniz, biliniz ki onlarda kendi siniflarinda o derece huzurlu, o derece motive olmus, o derece islerine, egitime, ögrencilerine ve derslerine odaklanmis bir sekilde egitimlerini vereceklerdir. Sizin öneminiz burada bir defa daha ortaya çikmaktadir. Belki ögretmen arkadaslarimiz sadece siniflarindan yada kendi verdikleri brans derslerinden mesuller diye düsünebiliriz, ama sizler okulun her seyinden mesulsünüz. Gerek ögrencisinden, gerek ögretmeninden, gerek hizmetlisinden, gerek memurundan, isinmasindan, sogumasindan, çatisinin akmasindan, elektriginin yanmasindan, suyundan temizliginden her seyinden sizler sorumlusunuz. Bunun için sizler önemli insanlarsiniz ve bu öneminiz ögretmenlerle birlikte olunca bir kat daha artiyor. Ögretmenlerimizin arasinda asgari seviyede de olsa herkesin memnun olabilecegi bir ders programi yapilmasi gerekir. Onlar arasinda hiçbir sekilde ayrim gözetmeksizin ögretmenlerimize tavir ve davranislarda bulunmak sizlerin en basta gelen isi ve yine ögrencilerimizle ve ögrenci velileriyle irtibat kurmak sizlerin omuzlariniza agir bir yük olarak verilen bir görevdir. Yine sizlerden milli egitim müdürlügü ile gerekli dogru irtibati saglayabilmeniz beklenmektedir. Onun için sizin birkaç göreviniz var. Bir koltuga birden çok karpuz sigdirmak mecburiyetindesiniz ve bunu ne kadar iyi yaparsaniz okulunuz o kadar huzurlu, okulunuz o kadar egitim kalitesi yüksek, okulunuz o kadar çok begenilen okullar arasinda yerini alacaktir. Lütfen bunu hiçbir zaman unutmayin. Uzun yillardir idarecilik yapan degerli hocalarimizin bu seminerlerde bu tecrübelerini aktarmak yeni idarecilige baslamis arkadaslarimiza, hocalarimiza, müdürlerimize aktarmak için bir firsattir. Mutlaka bu yapilmalidir.” dedi.
Konusmasinin devaminda Okul Müdürlerine tavsiyelerde bulunan Valimiz Yildirim; “Size iki ayri kisinin iki ayri sözünü ifade ederek birkaç cümle daha söylemek isterim. Birisi ‘bana bir harf ögretenin kirk yil kölesi olurum’ ya da ‘bana bir harf ögretenin kulu kölesi olurum’. Hepimiz biliyoruz degil mi bu söz kimin Hz. Ali (ra) efendimizindir. Bir sey ögretmek bu kadar kiymetli oldugundan bunun için tabii ki basta sizler geliyorsunuz. Ikinci söz Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Ögretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktir’ sözüdür. Iste bu iki çok önemli cümle bütün ögrenciler, bütün çocuklarimiz, yavrularimiz, gençlerimiz hatta hepimiz için çok önemlidir. Hepimiz birtakim egitimlerden geçtik. Ögretmenlerimizin derslerini dinledik. Tavsiyelerini dinledik. Demek ki hakikaten her nesil ögretmenlerimizin yani sizlerin eseridir. Öyleyse bizim bu eseri daha da iyi hale getirebilmek için daha fazla gayret sarf etmemiz gerekiyor. Size burada bir sözü daha hatirlatayim. Iki günü bir olan bizden degildir cümlesini hiçbir zaman aklimizdan çikarmamaliyiz. Öyleyse her günümüz bir önceki günden çok daha iyi olmali. Bu kendimizi gelistirmemiz açisindan da böyledir. Çevremize tavir ve davranisimiz ögrendiklerimizi yansitmamiz açisindan da böyledir. Halk arasinda çok güzel tabirlerimiz var. “Eski köye yeni adet gelmesi“, ‘Boynuzun kulagi geçmesi’, ‘icat çikarma’ gibi sözler genelde olumsuz durumlarda söylenir. Ancak bunlarin hepsinin olmasi gerekiyor. Biz eski köye yeni adet de getirecegiz, boynuz kulagi geçecek, icat da çikaracagiz. Aksi takdirde ilerleme olmuyor. Aksi takdirde bizler yerimizde saymaya devam ederiz. Eger gelecek nesillerden bir sikâyetimiz varsa önce dönüp bugünün sorumlusu olan kendimize bakmaliyiz. Yarinki nesilden bir gün sikâyet edeceksek bunun kabahatlisi bizleriz. Bir kere önce bunu bilmemiz lazim. Egitim bu kadar önemlidir. Bir toplumu sekillendiren, o toplumu bir hamur gibi yoguran egitmenlerimiz, ögretmenlerimizdir. Onun için sizler önemli insanlarsiniz. Her seyden önce kendinizi önemsemelisiniz. Sizlerin hiçbir zaman boynu bükük ya da basi önde olmamasi gerekir. Sizlerin zaten böyle durumda da olacaginiz bir ortam da yok. Sizlere kiymet veriliyor, ama bu kiymeti sizler yapacak oldugunuz çalismalarla, kuracak oldugunuz irtibatlarla bir kat daha arttirabilirsiniz. Iste bu ögretmendir, iste bu okul müdürüdür, iste bu egitimcidir, bu tür söylemleri toplumda, çevrede, komsulariniz arasinda siz söyleteceksiniz. Siz dogru örnek olacaksiniz ki sizin ögrencileriniz de sizi örnek alarak daha dogru isler yapsinlar. Bir sonraki neslin daha iyi olmasi sart, baska türlü mümkün degil. 1970’ler, 80’lerden gerideydi. 1990’lar, 80’lerden daha ileride. 2000’leri yasiyoruz suanda. 2023 hedefimiz var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Sayin Cumhurbaskanimizin, Sayin Basbakanimizin koydugu 2023 hedefimiz var. 2053 hedefimiz var. 2071 hedefimiz var. Bu tarihlerin ne demek oldugunu sizler biliyorsunuz. Tabi ki ben burada sizlere Tarih dersi vermeyecegim. Bu belirlenen bu hedeflere erisebilmek için sizlerin bugün basinda idareci olarak bulundugunuz okullarda yetisen talebelerimiz, ögrencilerimiz, gençlerimiz, yavrularimiz çok önemli insanlar. Ülkemizi bu hedeflere onlar ulastiracaktir. Yarin bir gün hiçbirimiz olmayacagiz. Gerek emeklilik, gerekse ömrümüz vefa etmeyecek ve bir sekilde olmayacagiz. Ama iyi bir nesil, iyi egitilmis insanlar birakmak bizlerin elinde ve bunun için elimizden gelen gayreti göstermek mecburiyetindeyiz. Ve dogru egitim. Hakikaten vatanini milletini seven, hakikaten büyügünü küçügünü bilen, kültürünü bilen, ama bu arada modern dünyanin nereye gittigini de görebilen ve onu dogru okuyabilen nesillere ihtiyacimiz var. Bu bilgiyle donanmis insanlara ihtiyacimiz var. Bunun için sizler basta da söyledigim gibi en üst roldesiniz. Sizlerin yaptigi is sadece ögretmenlerin ya da okullardaki diger görevlilerin sevk ve idaresi degildir, ayni zamanda egitimin temeli sizlersiniz, egitim sizlerle basliyor. Bu çok önemli bir konu, onun için sizlerin ögrencilerimize verdiginiz kiymet, ögretmenlerimize verdiginiz kiymet hatta velilere verdiginiz kiymet onlari egitmede de önemlidir. Yani siz bir anlamda sadece okulu idare etmeyeceksiniz. Siz ögretmenlerimize de, ögrencilerimize de, ayni zamanda velilerimize de egitim vereceksiniz. Böylece topyekûn bir gelisme belki de bu sayede söz konusu olacak. Yarin insallah hep birlikte bu konuda gurur duyacagiz. Dogru egitim dedik 15 Temmuz’u hepimiz yasadik. Bir daha 15 Temmuzlar yasanmamasi için egitim verdigimiz kisilere çok dikkat etmeli ve verdigimiz konulari çok iyi vermeliyiz. Bu olumsuzluklari da egitimli insanlar yapti. Bir daha egitim aldigi halde vatanina, milletine kast etmeyen insanlar yetistirmek, bunlar sizin elinizde olan seyler. Siz degerli egitimcilerimizin boynuna borç, omzuna yüktür. Onun için bu konuda siz en önemli mevkidesiniz, en önemli makamdasiniz, en önemli yerdesiniz. Egitimciligin sonu da yok. Sizler ögretmen okullarindan, egitim fakültelerinden, pedagojik egitimlerden geçtikten sonra buralara geldiniz. Yavrularimizi egitmeye basladiniz ve bugün idareci konumundasiniz. Öyleyse bundan sonra da ayni sekilde egitimciliginiz devam edecek. Ben degerli vakitlerinizi daha fazla almak istemem, kapim her zaman sizlere açiktir. Bunu öncelikle söylemeyi bir borç olarak görüyorum.”dedi.
Konusmasinin son bölümünde ilimizin egitim ve ögretimi hakkinda konusan Valimiz Yildirim. ”Egitim konusu hakikaten önem verdigimiz bir konudur. Egitim konusunda fikri olan arkadasimiz, farkli bir sey yapma gayreti içinde olan arkadasimiz tabii ki öncelikle Il Milli Egitim Müdürümüze gelecekler, ama mutlaka bana da ugrayabilirler. Hepinize mutlaka vakit ayiririm, her zaman vakit buluruz, birlikte bunlari da konusup, tartisabiliriz. Çevremizdeki illerimize lütfen bir bakin, TÜIK’in verilerine lütfen bir bakin, oradaki veriler ne kadar iyi olursa olsun, ne kadar iyi degerlendirirsek degerlendirelim bizleri çok da memnun etmiyor. Çünkü iyinin her zaman daha iyisi var. Daha iyi, iyiyi kovar diye bir laf var. Onun için biz her zaman daha iyiyi, mükemmele en yakini seçmek, ona ulasmak için gayret etmek mecburiyetindeyiz. O rakamlardan bahsetmeyecegim, merak eden TÜIK Web sitesinden girerek Afyonkarahisar ile ilgili egitim verilerini görebilir. Eger veriler bizleri memnun ediyor ise problem yok. Ama su var ki ilerleme için hiçbir zaman kendinizi de oradaki verileri de yeterli görmeyin. Bunun için herkes gayret etmeli, okulundaki ögrencilerin daha iyi sonuçlar almasini temin etmelidir. Tek basina Afyonkarahisar içerisinde bir birimizle yarismak yetmez, ulusal düzeyde bizim standartlara bakmamiz yarislara orada girmemiz gerekiyor. Onun için TEOG’daki siralamamiz nedir, ÖSS’deki siralamamiz nedir, buna bakmamiz gerekiyor. Kendimizi basarili görüyorsak, lütfen oradaki basarimizi geçen yila göre bu yil bir ve iki puan daha artiralim, bu sekilde kendi kendimizle yarisalim. Kendi siralamamizi yükseltelim. Ben digerine göre daha basariliyim demek yetmiyor. Bugünün dünyasinda artik uzay çaginda, bilgisayar çaginda, elektronlarin hizi ile yarisilan bir çagda, bilgi çaginda biz kendimize bir takim bahaneler bularak onlara yetisemiyor olmanin gerekçelerini ortaya koymaya gayret etmeyelim. Her seyden önce egitim alaninda ben daha neler yapabilirim, okulumu nasil daha ileri götürebilirim diye motive etmeliyiz. Ögretmenlerimizi sinifinda nasil daha iyi ders verir, ögrenciyi nasil daha iyi ders dinler hale getirebilirim diye motive etmeliyiz. Sunu da unutmayalim, ögrencilerimizin, yavrularimizin mutlaka derslerinin yaninda bir takim hobileri olmasi içinde ugrasalim. Sizler egitimcisiniz, size verilen ögrencileri en iyi siz tahlil edersiniz. Bire bir yakinda olan sizlersiniz, belki ailenin fark etmedigi bir takim yeteneklerini kesfeden sizlersiniz. Belki ailelerin fark etmedigi bir takim sikintilarini görende sizlersiniz. Onun için lütfen ögrencilerinizi çok dikkatli gözlemleyin. Onlar size emanet edilmis canlardir. Bu emanete en iyi sekilde bakarak ailelerine, bize emanet edenlere tekrar en iyi sekilde teslim etmemiz gerekir. Egitim- Ögretim yilimizin hayirlara vesile olmasini temenni ediyorum. Bu vesile ile ögrencilerimizin insallah daha güzel ve dogru bilgiler ile donanip, sag salim bir sekilde 2017’nin Haziran ayinda karne ve diplomalarini almalarini yüce Allah’tan niyaz ediyorum. Hepinize egitim yili içerisinde idareciliginizde, gerekse özel hayatlarinizda basarilar diliyorum. Sizler tabi ki ayni zamanda sadece müdür degilsiniz, sadece ögretmen degilsiniz, sadece egitimci degilsiniz ayni zamanda babasiniz, abisiniz, annesiniz ayni zamanda bir bireysiniz. Sizlerinde bir takim sikintilariniz vardir, ama bunlari büyük bir fedakârlikla okulda, egitim esnasinda hiçbir sekilde yansitmamaniz beklenir. Insaniz neticede, hepimiz etkileniriz ama egitimcilikte çok büyük fedakârlik istiyor. Onun için egitimciler kiymetli, egitimcinin hakki ödenmiyor, nerede bir ögretmenimizi görsek hangi yasta hangi mevkide olursak olalim elini öpmek için yanina yaklasiyoruz. Hangi yasta olursak olalim ögretmenimizin basimizi oksamasindan çok büyük bir haz aliyoruz. Bu vesileyle hepinize hayirli günler, hayirli yillar diliyorum ve hayirli Egitim Ögretim sezonu diliyorum. Allah yar ve yardimciniz olsun, hepiniz Allah’a emanet olun. ” dedi.
Toplanti gündem maddelerinin görüsülmesi ile sona erdi.
24.7 ° / 6.9 °
22.4 ° / 8 °
