Dün yapilan KPSS sinavi yapildi. Sonuçlarin sinava girenler için hayirli olmasini temenni ediyorum.
Gençlerimiz üniversitelerini bitirerek, sinava girerek üzerine düsen görevi yerine getirmislerdir. Iktidar da üzerine düsen görevleri yerine getirmelidir.
Bunun en basinda ehliyet ve liyakat gelir. Siz KPSS sinavinda ülke birincilerini sözlü mülakatta elerseniz bu ülkeye en büyük kötülügü siz yapmis olursunuz. Gençlerin devlete olan güveni sarsilir. Çalismaya, alin terine, gayrete ve okumaya olan istekleri azalir.
Zamanla kalifiye eleman bulmak zorlasir ve tüm ihtiyaçlarinizi yurt disindan karsilamak zorunda kalirsiniz.
Iste bugün içinde bulundugumuz durum budur. Iktidar es, dost, arkadas, akraba, partili gözetilerek isleri ehil olmayanlara vermektedir.
Hatta ‘bizden olsun da çamurdan olsun’, ‘hirsiz bizim hirsizimizdir, biz hirsizimiza sahip çikariz’ diyebilmektedir. Bu anlayistan bir an önce kurtulup isi ehil olana, layik olana vermezsek yarinimiz daha sikintili olacaktir.
ÜNIVERSITELERIN SAYISINI DEGIL, ÜNIVERSITE MEZUNLARININ ISE YERLESME SAYISINI ARTIRIN.
Iktidara düsen bir diger görev ise istihdam saglayacak üretim yatirimlaridir.
Kaynaklarimizi beton ve asfalt için degil üretim için kullanmalidir ki istihdam saglansin.
Yüksekögretim Kurulu (YÖK) resmi web sitesinde yer alan üniversiteler sayfasinda yer alan bilgilere göre Türkiye’de 206 üniversite bulunmaktadir.
Bu üniversitelerde ögrenim gören ve mezun olan milyonlarca kalifiye eleman vardir.
Iste iktidarin görevi bu kalifiye elemanlari üretime kazandirmaktir, istihdam etmektir.
Bugün ülkemizde üniversiteden mezun olmus her üç gencimizden en az birisi issizdir.
Iktidar üniversite açmak ile birlikte bu üniversiteden mezun olanlara is vermeyi planlamalidir.
Yoksa üniversite sayimizin ve üniversitede ögrenim gören genç sayimizin hiçbir ehemmiyeti olmaz.
VIRÜS IKTIDARA AYRI MUHALAFETE AYRI MI DAVRANIYOR?
Cumhurbaskani Erdogan bir konusmasinda, "Maalesef sürekli söylememize ragmen tavsiyelere uyulmuyor.
Mesafe diyoruz uyulmuyor, maske diyoruz uyulmuyor." Diyor. Sayin cumhurbaskani toplum liderlerini takip ediyor.
Onlarin nasil hareket ettiklerini gözlemliyor.
Mesela siz bir taraftan önlemlere uyulmuyor diyorsunuz diger taraftan Giresun’da miting yapiyorsunuz, insanlara çay kapistiriyorsunuz.
Millet sizin samimiyetinizi görmek istiyor.
Milletvekiliniz Kocaeli’nde sokak ve kir dügünleri yasak olmasina ragmen dügün yapiyor. Yasak olmasina ragmen yemek ikrami yapiyor.
1 saatte bitmesi gerekirken saatlerce dügün yapiliyor.
Bunlari gören halk haliyle gevsiyor, koronavirüse dair sorgulamalari artiyor.
Öte yandan Saadet partili 6 genç maske ve sosyal mesafe kurallarina dikkat ederek ve gerekli izin alinarak basin açiklamasi yapiyor.
Gençlere sosyal mesafeye uymadiklari gerekçesi ile ceza yaziliyor.
Acaba bu virüs iktidara ayri, muhalefete ayri tavir mi sergiliyor?
GÜNDEM DEGISTIRMEK IÇIN IDAM TARTISMASI BASLATILIYOR, ASIL GÜNDEM EKONOMI.
Ülke gündemine beklenmedik bir anda idam tartismasi gelmistir.
Bastan ifade edelim, bunu gündem degistirmekten baska bir amaci yoktur.
Bugün siz ülkemizdeki adaletin tesis edilmediginden hiç söz etmez ve idam gelsin açiklamalari yaparsaniz, aslinda bu sizin ne kadar adaletsiz ve samimiyetsiz oldugunu gösterir.
Önce adalet kamil manada tesis edilmeli ve yargi bagimsizligi saglanmalidir.
Bugün hiçbir delil olmadan isinden edilen insanlar varken, hakkinda berat karari verilis olmasina ragmen islerine iade edilmeyen insanlar varken, insanlar hakkini aramak için dava açabilecek mahkeme bulamazken, mahkeme ‘acaba bu kararima iktidar ne der’ diye düsünerek karar verirken idamdan söz etmek ve bunu gündeme getirmek sadece gündem degistirmektir.
Berbat durumdaki ekonomiyi, dis politikada yasananlari gözden kaçirmaya çalismaktir.
Böyle seylerle gündemi degistirmeyi degil, milletimizin asil gündemi olan ekonomiyi nasil düzelteceginizi düsünün.
Bu düsüncelerle hepinize tesekkür ediyor, saglikli ve huzurlu günler diliyorum.
Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez Ilçe Baskani Orhan Arslan.
