8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ
8 Mart 1857’de, New York’ta, tekstil sektöründe çalisan kadinlarin esit haklar için verdigi mücadelenin anlamli yildönümünü Dünya Kadinlar Günü olarak kutlamaktayiz.Kadinlar olarak, baris, huzur ve ekonomik yönden kalkinmis bir ülke istiyoruz.
Günümüzde ülkelerin gelismislik düzeyi, yalnizca ekonomik göstergelerle degil, insan haklarina ve özellikle de kadin haklarina verilen degerle ölçülmektedir. Kadinlarin toplumdaki yeri, erkeklerle esit sartlara sahip olup olmadiklari, bu degerlendirmede çok önemli yer tutmaktadir. Türkiye Odalar ve Borsalar Birligi, Türkiye Sinai ve Kalkinma Bankasi ve Türkiye Ekonomi Politikalari Arastirma Vakfi (TEPAV) isbirliginde hazirlanan “81 ilde Türkiye’nin Cinsiyet Esitligi Karnesi” lansmanin da duydugumuz veriler bizi derinden sarsti ve 81 ilde Cinsiyet Esitligi Karnesini nasil düzeltebiliriz diye projeler gelistirmemizi sagladi.Toplumsal cinsiyet esitsizliginin yasandigi ülkemizde Dünya Ekonomik Forumu Cinsiyet Esitligi 2020 raporuna göre Türkiye, 153 ülke arasinda 130’uncu sirada yer almakta.OECD’nin arastirmasina göre kadin erkek ücret esitsizliginde de Türkiye ilk siralarda. Dünya Ekonomik Forumu (WEF) raporuna göre dünyada kadinlarin erkeklerle esit haklara sahip olmasi için 100 yil, esit ücrete sahip olmasi için 257 yil geçmesi gerekiyor.
Kurum ve kuruluslara, sirketlere, hepimize cinsiyet esitliginin saglanabilmesi için büyük görevler düsüyor. Istenilen seviyelere ulasabilmemiz için yenilikçi ve sürdürülebilir sonuçlar doguran projelere ihtiyacimiz var.
Toplumun gelismesi kalkinmasi refah yüzeyinin yükselmesi için kadinlara ihtiyaç vardir. Türkiye’de kadinlarla ilgili ortaya çikan ortak sorunlarin basinda, sosyal ve kültürel ortamda kadin rollerinin kaliplasmis olmasi, egitimlerinin yetersizligi, aile tepkileri, is yükünün fazla olusu, finans bulma güçlügü, güvenilirlik saglamak için kadinlarin erkeklerden daha fazla çaba gösterme gerekliligi ve kadinlarin kisisel özgürlüklerini kullanabilme ihtiyaçlarinin artmasi gelmektedir. Ayrica kadinlarin isgücüne katilmasinin önündeki en önemli engellerden biri ataerkil zihniyettir. Kadin sorunu ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel bir konudur. Evimizin ocagimizin üretimimizin bel kemigi olan kadinlarimizin daha insanca muamele görmesi, bireyler olarak yasamasi ve en az erkekler kadar özgürlüklere sahip olmasi gerektigi inancinda olmaliyiz.Üzülerek belirtmeliyim ki gerek eg?itim, gerek ekonomik özgürlükler gerek aile içi konusunda kadinlarimizin durumu düsündürücüdür. Cinsel taciz ya da aile içi s¸iddet konusunda kadinlar çok daha zayif ve korumasiz bir durumdadir.Kadinlarimizin s¸iddet, cinsel taciz ve cinsel sömürünün hedefi olmaktan kurtarilmasi gerekmektedir. Kadinlarimizin güven ve huzur içinde yasadigi bir ülke yaratmak, basta karar alicilar olmak üzere hepimizin görevidir.
Türk kadini olarak mücadelemize devam edecegiz. Kadin gibi gülen, kadin gibi konusan, kadin gibi üreten, kadin gibi vefali, kadin gibi zarif bir dünya istiyoruz.
8 Mart Dünya Kadinlar Günü’nün dünyada ve ülkemizde kadina yönelik siddetin önlenmesi, kadin haklarinin korunmasi ve gelistirilmesine katki saglayacak çalismalara isik tutmasi temennisi ile tüm kadinlarimizin mutlu, saglikli ve sevgi dolu bir dünyada yasamalarini diliyorum..Unutulmamalidir ki, ailenin saglik ve mutlulugu, toplumun huzur ve güveni ancak kadinlarimizin saygi, sevgi ve adalet görmesiyle mümkündür.
Kadinlarimiz, bugün ve her gün daha güvenli bir dünyada insan onuruna yakisir, siddetten uzak ve esit bir hayat hak ediyor.
Bu anlamli günün isiginda; tüm kadinlara saygi ve sevgilerimi sunuyor, tüm dünya kadinlarinin 8 Mart Dünya Kadinlar Gününü kutluyorum.
TOBB Afyonkarahisar Kadin Girisimciler Kurulu Baskani
Berna Tokman
Afyon HABERI
