Gizemli sehrin tarihi dokusu olan konaklarin bulundugu sokaklari gezmenin keyfini her halde benden fazla çikaran yoktur.
Bazen dar, bazen genisleyen bu tarihi sokaklarda gezerken gördügüm güzellikler unuttugumuz dostluklari yeniden hayata baglanmamizi sagliyor.
Pencerelerinden sarkan çamasirlari ile karsidan karsiya gülümseyen yüzlerin sohbetleri, diger yanda sokak kapisinin önünde torunu ile beraber odun ya da tahta kirarak biraz sonra mis gibi bir türlü unutamadigimiz kuzinelerin içine atilarak çitir çitir yanmasini izlemek ve üzerinde pisirilen çayin tadina varmak insana huzur, mutluluk veriyor.
Iste böylesine güzellikler içerisinde gezerken daha önce açilma asamasinda, arkadasim Nilüfer ile birlikte gittigim güzel bir konagin önünde buldum kendimi
. Bu konak Afyonkarahisar Keçe ve El Sanatlari Dernek binasi olarak kullaniliyor.
Iki tarafi da caddeye bakan bu güzel mekân tam üç katli, iki girisi bulunmakta. Birinci katini keçe atölyesi olarak kullandiklari kapiyi tiklayarak içeri dogru adimlarimi attim
. Sicak bir gülümseme ile Sevgi Hanim, Mustafa Bey hos geldiniz diyerek arkadaslari ile içeriye buyur ettiler.
Daha önce geldigimden farkli bir atmosfere bürünmüs çok hos renga renk keçeler ile yapilmis güzellikler ben buradayim diyordu
Aslinda keçe sanatinda ben daha önceleri hiçbir kursta erkek arkadaslari çalisirken marifetli ellerini görmemistim. Sonra dan ismini ögrendigim Alper Kürsat ve esi ile çalismasini görmek inanin çok güzeldi.
Yeri gelmisken ilimizde Keçe sanati hakkinda kisa bilgiler aktarmanin tam zamani diyelim. Aslinda Keçe sanatin en önde gelen isimlerinden birisinin Sevgi Tahmaz hanimefendi oldugunu bilmiyordum. Asla buna bana hissettirmedi sadece merak edip arastirma yapmam sayesinde ögrendim.
Keçe üzerine çalisan Gülenay Yalçinkaya, Ülkü Küçükkurt ve rahmetli güzel insan Dilek Dogar hanimefendileri tanirdim ben. Hepsinin de güzel çalismalari olmustu keçe sanati üzerine. Simdi de Sevgi hanimi tanimanin mutlulugunu yasadim.
Peki keçe sanati nasil bir çalisma isterseniz kisaca ondan bahsedeyim.
Kirpilmis, yikanmis hayvan yünleri bir bir ayrildiktan sonra farkli renklere boyanir.
Daha sonra yari bir sekilde keçelesen plakalar sekline geldiginde sicak su ve sabun ile sikistirilip dövülme asamasi yapilir.
Bu islemin hemen arkasindan parçalara ayrilip motifler çikariliyor.
Bir sonraki islem motifler hazir üzerine seriliyor. Bu islem tamamlandiktan sonra tekrar dövülüyor ve yikaniyor.
Daha sonra marifetli eller ile hiç ummadiginiz güzellikler ortaya çikariliyor. Iste ben bu ziyaretimde son evrelerine yaklasmis bir çalismayi izledim.
Sevgi hanimin, Necmiye hanimin, Mahiye hanimin, Alper Kürsat beyin ve keçe sanatina yeni baslayan Inci hanimin hünerlerini güzel sohbetlerini yasadim.
Insan hayati için yeme, içme, barinma yaninda giyinme ihtiyaçlarinindi önemli bir yeri oldugunu hepimiz biliyoruz.
Bu anlamda keçenin hayatimizin birçok yerinde karsimiza çiktigini hepimiz görüyoruz. Özellikle eskiden evlenecek çaga gelmis hem kizin hem de erkegin çeyizinde mutlaka yer alirdi. Bazi geleneklerimize göre çadirlara keçeden kadin ve erkek kuklalar asilir, bunlar o hanenin hanimina ve beyine iyi sans getirecegine inaniliyormus.
Yüz yillar öncesinde eski Türklerde Kagan’larina taç giyme törenlerinde keçe önemli bir yeri varmis. Kagan ak keçeden yapilmis seccadeye oturtulur ve seccade ile havaya atilarak iktidari pekistirilirmis.
Iste böylesine önemli olan keçe hayatimizda eskisi kadar çok kullanilmasa da önemli bir yer tutar.
Aslinda çok fazla geriye gitmeden ilimizde keçeciler araligi dedigimiz bir sokagimiz var, orada keçeden yapilmis çobanlarin üzerine giydiklerini kepenekleri dükkanlarin önünde görürdük
. O ustalarimiz sadece hali, kilim, kumas dokumaciligin disina çikmazdi.
Günümüzde ise keçe sanati insanin ruhuna isleyecek kadar ince zarif güzel çalismalar ile unutulmaya yüz tutmus bu sanati yasatmaya çalisiyorlar.
Gizemli sehrimizin en güzel yerinde bu sanatin yasamasi ve gelecek nesillere bunlari aktarabilmek adina çalismalar yapan Afyonkarahisar Keçe ve El Sanatlari derneginin her bir üyesini ve kursiyerlerini yürekten kutlarim, iyi ki varsiniz güzel insanlar.
Sevgi ve saygi ile hosça kalin
Mustafa Türk
